7.03.2006

hoşgeldiniz

Derin bir nefes alıp başlıyorum. Aktris'in odasına giriştim.. ne durumda çıkabilirim bilmiyorum ama bir gardrop bana zamanın ne kadar çabuk geçtiğini de öğretebilirmiş çünkü kıyafetlerinin yarısını neredeyse ayırmak zorunda kalıyorum... hep küçülmüş...

Günün bombası ise Emelim emelim diye inlerken ben Emelimin Türkiye sınırlarından içeri girdiğini, hatta aynı il sınırlarına dayandığını öğrendim ki tam da bu sabah "kesin Emel Türkiye'ye geldi" diye içime doğmuşken durduk yere... müneccim tercümanlık mertebesine geçiş bu olsa gerek... yarın Emelime kavuşacağım çok mutluyum...
Bugün İnanılmaz Aile (ki şimdi lastik kadın kıvamındaki Anne İnanılmaz (ki bundan böyle Lastik Kadın olarak anılacaktır hereinafter thereof ve bilumum takılı sözleşme kelimelerini söyleyesim geldi) bu benzetmeye de gülecektir eğer parantezler arasında kaybolmadıysa) bize gelecek... Çocuklar kuduracak... Lastik Kadınla KocaMan ve ben hakır hakır güleceğiz yine... Aktrisin odası biter bitmez yemeklere girişeceğim... Kaplumbağa'nın manevi ailesi olarak İnanılmaz Aile'yi ilan ediyorum... LAstik Kadının senaryosu daha sonra tarafımca ifşa edilecektir ama bir süre tehdit edesim var kendisini...
Perşembe günü ise bir bebek ziyaretçisi olacak Kaplumbağa'nın ki bu ziyaretçi Kaplumbağa2nın kendisinden küçük ilk ziyaretçisi olacak... Onu da büyük heyecanla bekliyoruz...
Gelen giden olması ne büyük bir lüks, ne keyif verici bir telaş... zaten yakında kapıyı çalanı kolundan tutup zincirleyeceğim salona... işkence olarak da sürekli konuşacağız Kaplumbağa ve ben:))) Zira şizofrenik kişilik olma yolunda hızla ilerliyorum çünkü hayatımın hiçbir döneminde olmadığı kadar çok aynalarla, yastıklarla ve hatta tencerelerle bile konuşma becerimi hızla geliştiriyorum:))) Kaplumbağa ben susunca ağlamaya başladı... bu da kazandığı son beceri...
Benim bugün gerçekten yazasım varmış yahu...
Sonuç: Misafir gelmesine bayılıyorum çünkü bize sadece kafa dengi misafirler geliyor... bunun ne büyük bir nimet olduğunun farkındayım... hepiciğini Aktris'in çiçekleri ile karşılıyorum... Hoş Geldiniz, ne iyi ettiniz de geldiniz...


8 Yorum:

Gün dedi ki...

Bu çiçekler ve tatlı yüz bizi karşılayacaksa hemen geliyoruz aşk böcüğümle :))

Sardunya dedi ki...

Seni ve aşk böcüğünü her zaman bekleriz sevgili Gün...bu çiçekler ne ki... pasta böreklerle karşılarız

Annelog Atölye dedi ki...

Çok severiz biz de misafiri:) Telefonlaşırken ilk lafımız gelsenize olur. Ya da biz gideriz. Dolap temizliği için de geçmiş olsun, bir ara benim de girişmem gerekiyor.

Sardunya dedi ki...

Yasemin... Cem epey sosyal bir çocuk olacak, şimdiden belli desene:)) dilerim senin de evi toparlama işin biraz azalmıştır... hoş! o iş dipsiz bucaksız umman gibi birşey ya... neyse:)

annelog... özellikle tamamen zamanı doğru kullanamamdan kaynaklanan bir süre sorunum var ki gün nasıl geçiyor bilmiyorum yoksa bu kadar oturup misafir beklemektense biraz dolaşacağım ama :))) yok yok öğreneceğim ben bu etkin zamanı değerlendirme işini:)

nimetin.blogspot.com dedi ki...

ben misafir, temizlik kısımlarını atlıyorum hop eşyalarla konuştuğun bölüme geliyorum. ve yalın aklıma geliyor:))) ozledim kız yalını:) birde kendinden küçük derken? sakın prematüre salonlarında birini tavladı deme bana:)))

nimet

Sardunya dedi ki...

Valla Yalın'ın kuvöz kertmesi bile vardı:))) ama bu misafir 21 ocak'ta doğduğu için Yalın'dan küçük, üstelik de Yalın 5,5 kg, bu minik misafir şimdiden olmuştur 4 kg :)))

elif dedi ki...

sardunya, mailini aldim, cevapladim :))

Adsız dedi ki...

Bizde misafiri severiz ama dediğin gibi kafa dengi olanı:) birlikte hoş vakit geçiririz. Sana toparlanma konusunda kolay gelsin, minik adam Yalın'ı ve akıllı kızın Su'yu da öperim:)

yeşim & neva