Gayet koşuşturmacalı, arasıra hapşurmacalı, bazen de kandırmacalı (sırf kafiye uyumu takıntısıyla eklenmiş olup hiçbir geçerliliği yoktur) bir haftasonu geçti, gitti, bitti...
Geldik yeni haftaya...
Havanın Karadeniz havası gibi olmasını seviyorum
Maşuk'un (Kocamanın adını değiştirdim) yeni traş olmuş saçlarını seviyorum
Aktris'in babasına duyduğu aşkı seviyorum
Kaplumbağa'nın yüzüstü ağzını battaniyeye sürte sürte emeklemeye çalışmasını seviyorum
Annemin mutfakta yemek pişirerek benim bu post'umu sermem için hiç yoktan vakit yaratmama büyük katkıda bulunmasını seviyorum
Balkonda yapraklarını önce yere eğip salona taşınır taşınmaz pıtır pıtır tomurcuklarını patlatan mavili ortancayı seviyorum
Saçlarım koyu renk olduğu için daha ışıl ışıl olmasını ve aralarındaki beyazların simli gibi durmasını seviyorum
Tuvalette Hayvan dergimi hatmetmeyi seviyorum
Uçan Süpürge film festivalini seviyorum
Osmanlı Sarayındaki Çocuklar'ın tanıtımını izledim, çocuklar için dikilmiş kaftanları görünce pek hüzünlendim... nedense....basmadan rengarenk kıyafetlere sarılmış çocukları seviyorum
....
bitti- bitmez
7 Yorum:
Sardunyam Papatyamm,
sobeledim seniiiii ;P
sardunyacım çok hoş bir post olmuş buuu...İÇim ısındı...Bir an bende düşündüm beni ne mutlu eder diye...
evet bitmez sardunya. sevilenler hiç bitmesin...
Bu tür küçük mutluluklar birleşip çok büyük mutlulukları oluşturuyor bence. Ne güzel yazmışsın...
ben böyle havalarda hiçbirşeyi sevmiyorum!!! güneş açsın banane banane
nimet
isteyince ne guzel mutluluklar bulunuyor di mi sardunya:)
bitmesin hic, bitmeyecek!
Ahh bu aralar ben de anlatılan bir anıdan bile hüzünleniyorum. Tatlı hüzünler bunlar...Pınar
Yorum Gönder