Bugün günlüğüme hiç de yazacak önemli bir olay yokken, günün en alakasız ve hatta en münasebetsiz saatinde yazmak istedim. Açtım çektiklerimi, içlerinden baktıkça bana en çok nefes aldıranları seçtim, astım günlüğüme.
Kaplumbağa odasında, yatağında turunculara sarılıp sarmalanmış. Biraz da çam kokusu var odasında, nerden geldiğini bir türlü çözemiyorum.
Aktrisim benimle kitap okuma seansına katıldı. Bitirdi kocaman kitabını. O kadar mutlu oldum ki "hadi" dedim, "bu sefer bahçeye ilk sen in, sen arkadaşlarını çağır" "Ama daha erken değil mi?" "Değil, koş hadi fırla fırlaaa". Arkasına bakmadan gitti arkadaşlarını bahçeye çağırmaya. Bir de bana "divan nedir?" diye sordu. Hikayede geçiyormuş. Anlatırken zorlandım. Sonra dedim ki "vay beee, çocuk bilmiyor işte divanı." Üzüldüm.
Ben de biraz ayaklarımı dinlendirdim, biraz gözlerimi, kalktım evi turladım, yemekler hazır mı diye kontrol ettim sonra da oturdum, bunları yazdım:)
2 Yorum:
sevgili sardunya ben de bayılırım yastıklara, bana huzur verir. işlerini pek erken bitirmişsin, kendine de zamanın kalmış. kızının kitap okumasına çok sevindim. aileden ne görüyorlarsa onu uyguluyorlar. senin okuduğunu görünce tabii ki örnek alacak. mutluluğun daim olsun. haaa bu arada, ne okuyorsun? byyy
Kraliçem- Valla toparlayıverdim işleri:) Ben bu aralar kızıma vereceğim kitapları önceden okuyorum:) En son mesela Sihirli Şapka'yı okudum:)
Yorum Gönder