Hiç alakası yok başlığın yazacaklarımla. Üzerimde son derece eğreti duran bir Zuhal Olcay havası var ve ben bundan nefret ediyorum. Hava dediysem böyle mağrur ve soğuk duruşlar değil de "melankolinin dibine vurdum ama yardım da istemem, bundan da prim yaparım" tarzı bir duruş diyelim. Yani gülümsüyorum aynanın önünden geçerken, bazen tüm işleri elimin tersiyle az öteme itip başka şeyler yapıyorum böyle beni mutlu eden falan. Ama sanırım hormonlarım horon tepiyor. Bilincim grevde altını ve üstünü de almış. Ve hatta kozmik bir lanet gelmiş oturmuş diyelim. O kadar da abartırım hani. Zira az önce yazdım satırlarca. Yazım çok ciddi başladı. Güzel cümlelerim vardı. Sonuna doğru "hoooop değiş tonton" geldi yine. Kahkahalarla bitirdim yazdıklarımı. Gönder Picasacığım dedim. O da aldı, küstahca fırlattı siberalemin en uzağına yazımı. İşte dedim sana işaret. Otur yeniden yaz.
Böyle giderse yakında Maşuk birden delirip beni bıçaklayacak, Aktris "aman be anne ben gidiyorum ne halin varsa gör" diyip kendini odaya kapatacak, Kaplumbağa otomatik oalrak babanın himayesine geçecek vs vs vs
De get Zuhal Olcay, uğraşamayacağım melankoliyle, gereksiz hüzün depreşmeleriyle, depresyon halüsinasyonlarıyla. Daha dolma yapacağım, Dostoyevski okuyacağım, çamaşırları asmam lazım, biraz da fotoğraf çekeceğim.
(Yukarıdaki foto da sonbahara ithafımdır: bahçe/Ağustos/06/Sardunya)
6 Yorum:
Silkin ve kendine gel Sar-dun-yammm,
Zira ben hiç sevmem Zuhalin o hali-tavırlarını.
ne zamandir okuyorum seni, sanirsam bu ilk yorumum olacak ama. her okudugumda ayni seyi dusunuyorum; cok guzel anlatiyorsun, guzel kullaniyorsun kelimeleri, ve icten. umarim hersey de senin icin en az senin anlatimin gibi guzel olur.
Eylül ayı geldiğinde benimde içimi garip bir hüzün kaplar,belkide yazın bitişi ve kışın kasvetine hazır olmama..=(
Hepimizde var bu sonbaharla gelen halet-i ruhiyeler alışacağız zamanla.Bende seni hep okuyorum ama niye bilmem sadece bikez yorum yazmışım.
Sardunyacım, tüm bloglarda var bu melankolik hava. Sonbahardan herhalde. Merak etme, geçecek.
biyonikim- topladım, asayiş berkemal.
sevgili tavşan- hoşgeldin, sefa getirdin. teşekkür ederim iltifatlara.
age35- benim hayatımın dönüm noktaları eylüldedir. o yüzden pek heyecanlanır sonra da olmadık yerde dururum.
gazel vakti- nelere alışılmıyor ki? hoşgeldin yeniden:)
Çenebazcığı- geçti bile. bitti gitti..
Yorum Gönder