Nasıl oluyor da gözümü açıyorum sabah, ilk kırpışta akşam? Ne zaman bu kadar hızlandı zaman valla farketmedim.
Ya da nasıl oluyor da bazen kilit vuruyor, beni bile içine almıyor aklım. Ama aklına esince de katman katman açılıyor, saçılıyor, lahana kılıklı çiçeklerin süngerden yapılmışları gibi içine çekiyor herşeyi. Kitaplar da zaman hızıyla bitiyor, "bu da bitti" "bu da bitti" derken gittikçe daha da cahil hissediyorum.
Veya nasıl oluyor da etraf bu kadar hızlı dönerken ben oturup yazı yazmaya vakit buluyorum?
Çocukları bıraktım, büyüyorlar. Kendimi de rahat bırakalı çok oldu. Azıcık kafam dinleniyor şimdi. Hayır, anlamadığım nasıl oluyor da tüm bu harala gürele de Maşuk ile Aşuk hala kalpleriyle gülümsüyor gece uyurken?
Bu zamanlarımın melodisi: "Arayanlar hiçbir yerde buldulaaaarrrrr" İyi geliyor bana bu. Bir de Kaplumbağa ile yatakta zıplamak aşağıdakini dinlerken.
2 Yorum:
Diğer blog?
Valla aslında bir sürü blog projem var:) bu arada annelog, sen ne vefalı bir blog arkadaşısın:) her yorumunu okuyuşumda aklıma gelir. bugüne kısmetmiş söylemek:)
bu bloglardan biri prematüre bebekler ile ilgili
diğeri henüz netleşmedi.
Yorum Gönder