1.12.2008

Sade

Bugün teoride aldığım bir kararı pratikte başarıyla uyguladım. 

Ben değişen dünyada değişik birşey yapmayı planlıyorum. O yüzden de bugün karşıma o yazının çıkmasını büyük bir fırsat olarak gördüm ve karar verdim. 

Ekarte ediyorum. Eliyorum hayatımdan. Bu kavramın dışarıdan beni pek fiyakalı göstereceğine kalıbımı basarım ama ben kalıplarımı kurutup ufaladım, hayal köftelerime ekliyorum. Lezzet katıyor. 

Bir de Meksika Sınırı'nı keşfettim. Bilen, gören, izleyen, duyan var mı bilmem ama pazar günümüzün neşesi oldu. Ne taraftan esiyor rüzgarları henüz çözemedim. Olsun. 

Taraf konusuna gelince... İnsan insanın kurdudur derler ya. Yalan! Kadın kadının kurdudur. Çalışıp çalışmama, evde oturma(?), üretime katkıda bulunma ve benzeri konularda öyle yazılar ve öyle yorumlarla karşılaştım ki okuyunca aklıma bizim sokağın alt kısmındaki bilmemne hemşerileri derneğinin yani kahvesinin müdavimlerini sokağa döken kavgalara benzettim. 

"La la la daş yok mu daş! Bak evde oturmam diyor."

"Koş koş, Ayşelere Fatmalara da haber ver. Arka sokakta kadının yeri evidir diye pankart açmışlar. "

"Asacaksın bu çalışalım, evde boğulmayalım diyenlerden üçbeş tane. Gör bak kim yapıyor ütüyü, bulaşığı, çamaşırı"

Bu kadar meraklı kadınlar birbirini yemeğe. Kimse de demez ki her anne kendisi ve çocuğu için en iyisini yapar. Herkes kendi hayatının akışına en uygun ritmde yaşar. 

Hoşgörü mü? Sarayım mı  burda mı yersiniz? 

Önemli uyarı: Yukarıdaki diyaloglar hayal ürünü olup hiçbir yer, kişi, zamanla alakası yoktur. Her iki taraftan sesler korosu diyelim.

4 Yorum:

denizzeynep dedi ki...

aslında..
benim tanıdığım hemen herkes
"her anne kendisi ve çocuğu için en iyisini yapar. Herkes kendi hayatının akışına en uygun ritmde yaşar." der..
kimisi bunu inanarak söyler ve öyle davranır..kimisi öyle söylemesi gerektiğini düşündüğü için söyler ama inanmaz..
benim için konu çok basittir oysa ki..
evde oturamam.. çünkü evde üretemem.. evde oturan ve üreteni alkışlarım..
buna inanırım..bunu söylerim..böyle davranırım..böyle yaşarım..
keşke herkes böyle yapsa di mi :)

Adsız dedi ki...

Crebro'nun blogunda öyle yorumlar okudum ki şaşırdım kaldım. Hatta şaşırıp kalmakla kalmadım bir de bu yazıyı yazdım.

denizzeynep dedi ki...

okudum o yazıyı ve tüm yorumları.. diyecek bir sözüm yok.. iyi anne olma yolundaki tüm çabalarımız elbette çocuklarımız için.. sadece susup onların gözlerindeki mutluluğu görmek ve cıvıldayan sesleri dinlemek için sadece.. ister ev hanımı ister kariyer kadını olsun :) anne mutlu = çocuk mutlu.. gerisi kandırmaca..

hindiba dedi ki...

Al işte, bak yine yaptın!
Kimse de demez ki her anne kendisi ve çocuğu için en iyisini yapar. Herkes kendi hayatının akışına en uygun ritmde yaşar.

Başımın üstüne koyuyorum şimdi ben bu cümleleri de...
(Not: evet, ilk şimdi, bu kadar ay sonra okudum :P)