Biri çalışan anne çocuğu. Okurken evlendiğimden 7 aylıkken üniversiteye döndüm. Çalışmaya da devam ettim. 3,5 yaşa kadar ablam olsa bu kadar ablam olamayacak bir ablam baktı. 3,5 yaş sonrası kreş. Sonra ilkokul falan derken bu sene o da bitiyor. Özgüven tavanda. Bağımsızlık duygusu had safhada. Kreşe alışma süreci gibi egzantirik bir süreç zaten yaşamadık. İlk gün nolur bırak burda beni demişti. Hiç ağlamadı arkamdan. Sadece hasta olunca omzuma yatardı. Emzirirken bile ben, sadece kafasını çevirirdi memeye. Bıçkın taksi şoförü hareketleriyle anne sütü alan tek bebek. Seviyeli ama güvenli bir ilişkimiz oldu:)
Öbürü evde oturan(?) anne çocuğu. 3 yıldır kucağımda, el ele, dip dibe. Sürekli onay isteyen bakışlar. Yüz versem enseye şaplak bir ilişkiye dönüşebilecek ip üzerinde oynayan cambaz ilişkisi bizimki. Ayrılmadan önce hep aynı sakin ses tonuyla geri geleceğim mesajı veren konuşmalar. Ve elbette- ısrarla- bir haftadır tutulan çiş ama alta yapılan kaka. Ve de erken alınan oksijen ile ilk iki yıl beyin hücrelerine uyarmaya yönelik yapılan fizyoterapi sonucu insanı hayrete düşüren mantık yürütmeler, cümleler vs.
Deneysel bir çalışma gibiler. Ayrı teorilere dayandırılmış uygulamalar. Benim açımdan tek fark birincisi vicdan azaplı ikincisinde sonuna kadar rahat bir vicdan.
13 Yorum:
rahat vicdana rağmen birincisi daha sağlıklı görünüyor.
Birincisi sağlıklı bir annelik duygusunu çok geç verebildi bana. İkincisinde ise fiziksel sağlığına kavuşmasına önem verildiğinden sanki daha bol sevgi aldı. Bu yazı kesinlikle bir kıyaslama yazısı değil elbette. En azından çocuklar açısından. Daha açık yazmalıydım aslında. Kıyasladığım kendi anneliğimdi. İtiraf ediyorum.
Çocukları kıyasladığınızı düşünmedim yanlış anlaşılmasın.Henüz taze bir anne olduğumdan hangisinin daha doğru bir sonuç verdiğini düşündüm sadece.Annelik zor zannaat;nasıl bir anne olmalıyım ki sağlıklı bir çocuk olsun diye düşündüğümden.Bi yerde okumuştum mükemmel bir anneye değil mutlu bir anneye ihtiyaç duyarmış çocuk.Ve en önemli şeyin sevgiyi sınırsız vermek olduğunu düşünürsek neden rahat bir vicdana sahip olduğunuzu anlayabiliyorum.
Aslında annelik yaşının da önemli olduğunu düşünüyorum. Genç anne olmak bazı olumsuzluklar taşıyormuş gibi görünse de avantajları da çok. Annelik yaşı gecikince her şeyi çok daha fazla ölçüp biçmeye başlıyor insan. Bu kadar tartınca da yanlışlar yapılıyor haliyle. İkinci çocukta ilkinde bıraktığı -kendince- eksiklikleri tamamlamaya çalışıyor anneler sanırım. Yine çok daha fazla ölçülüp tartılıyor. Ben kızına da sınırsız zaman olmasa bile sınırsız sevgi verdiğinden eminim. Çok uzun oldu galiba ama o güzel vicdanına haksızlık yapmanı istemedim.
benim reçete/tarif farklı, ama senin 1 numara kıvamında yol alıyoruz bakalım...Ben de evde değilim ama vicdanım rahat ???
Bence de her türlüsünde vicdan yapacak birşey buluyor anne denen zat. suçluluk duygusu yaratıyor kendine boşyere. mevcut durumu kabullenmek hep en zor olanı. bence her ikisi de ihtiyacını almış Denizcim.
anne eşittir vicdan bana kalırsa her çocuk büyütüşde öyle yada böyle vicdan bi şekilde giriyor işin içine belki birinde daha nadir birinde daha sık olmuşdur:)
Sardunyacım, çocukların ilk çocuk ve ikinci çocuk olması da(tabi bi de ortancalar ve çok çocuklular var) etkiliyor bunu. Yapılan araştırmalarda ilk çocukların hep daha özgüvenli, hayatta daha başarılı, sorumluluk sahibi yetişkinler olduğu, küçüklerin ise hep büyüklerinin desteğine ihtiyaç duyan, on lardan onay bekleyen kişiler olduğu saptanmış. Bu da bir görüş yani.Allah ikisine de sağlıklı, uzujn ömürler versin, gerisini boşver. Benim için öp 2 kuzunu da.
aYY AY bendede vaa 2 tane,cook zor.
taşralı ferhan
(il samsun)
Merhaba;
ilk defa okudum sizi.Bence çok ilginç bir konuya el atmışsınız .Her çocuğun kişiliği farklıdır ve ilk çocuğunuzda oluşan sonuçlar ,2.sine de aynı davransaydınız daha farklı olabilirdi.Burda 2 şahıs var ve bence her şey çok değişken.Yukarıda yazılanlara katılıyorum .Siz kaliteli paylaşımlarınızı ev sevginizi esirgemediğiniz sürece bir problem yoktur
Sevgilerimle
Sesil
biz üç kardeşiz ve üçümüzde annemizle büyüdük. annem çalışmadığı için hepimize aynı ilgiyi gösterdi. ben sakin, cesaretsiz ve biraz korkak bir insanım, ortanca kardeşim tam bir cesurluk abidesi. küçük kardeşim ise bir özgürlük tanrıçası diyebilirim. sonuçta aynı koşullarda büyütseydiniz bile ikisi yine birbirinden farklı kişilikte olacaktı bence. ama annelerin sevgisinin bütün çocuklarına aynı olduğunu düşünüyorum ve inanın çocuklar bunu çok iyi hissediyorlar.
bir anneden dünyaya gelen aynı anda aynı şekilde büyütülen ama iki apayrı birey olan ikizlerim var :) çocuklarımız kendi kişilikleri ile doğuyor..biz sadece hayatlarında eşlik ediyoruz onlara :)
Ben karar verdim. Ben de iki anneyim:)))
Yorum Gönder