18.02.2010

Sırasıyla

Önce boy sırasına gire dizdim kelimelerimi. Sonra destelere ayırdım. Saç tellerimle bağladım tek tek. Ağzımı açtım. Attım içime deste deste. Yutkunurken boğazımı yırttılar. Sesimi çıkarmadım. İçime otursunlar diye birkaç kez zıpladım. Kafamı bu sefer de tavana çarptım. Sonra baktım sustular. Hepsi içimde şimdi. Sıra sıra dizililer. Ağzımın tadını boş verip bir de avuçla tuz attım. Bozulmasınlar diye. Sonra gittim. Kocaman bir taş buldum. Zor oldu yutması ama yuttum. Şimdi tepelerinde kocaman bir kaya parçası var kelimelerimin. Tuzun içinde yatıp gerçek tatlarına dönmeyi bekliyorlar. Kuzu gibi.

4 Yorum:

Leylak Dalı dedi ki...

Ah çılgınım benim, yine hamur etmiş yoğurmuşsun kelimeleri. Bekliyoruz bakalım salamura süresinin dolmasını:))

Leylak Dalı dedi ki...

Ek yorum:
Ayrıca yazdıklarını Birhan Keskin şiiriyle örtüştürüyorum. Ruh ikizi misiniz nesiniz? O da bol bol sardunyadan bahsediyor, işin tuhafı sardunyadan bahsettiği şiirin içinde "deniz" sözcüğü geçiyor. Bir de "Su" isimli şiiri var, yazacağım ve maille yollayacağım sana.

Kremali'nin annesi dedi ki...

Himmm, o zaman biz de okumadan once ilik suda bekletelim, ne kadar acisi tuzu varsa coksun dibine.

renklicehobiler dedi ki...

ne düzel anlatmışsın, neleri atmıyoruz ki derinlere içeriye... Tuz ekip basmakla kalmayıp kördüğüm atıp yokluğa gömüyoruz. Ama yinede biz farketmeden nemlenen topraktan filiz verip sivriliyor...