27.04.2012

Kaçamak

Öğlen iki dakika nefes almak için bazen işyerindeki kızların aklına uyuyorum. Güzel oluyor. 
 Dün Eymir gölüne gittik öğle arasında. Ekmek arası balık. Üstüne çay.
Dönüşte de önemli birisi gelecekti galiba Ankara'ya. Yolumuzun üzerindeki tüm trafik ışıklarında polisler vardı. Hepsi "geçin" işareti yaptı kırmızı ışıklarda. 10 dakikada geri gelebildik. Aldığımız oksijen de cabası. Fakat öyle kurak bir memleket ki burası. Üç tane çama tav oluyoruz. Neden tüm hatıra ormanları fidan halinde kalır ki ben kendimi bildim bileli.

5 Yorum:

Leylak Dalı dedi ki...

2 dakikada Eymir gölüne nasıl gittiniz bacım? Gelince beni de götür 3 dakikada olsun varsın, geciktik demem ben:))

Leylak Dalı dedi ki...

Ha bi de şu hatıra ormanları benim kafama da takılır hep, bi dikilip sonra bi daha bakılmıyor sanırım:))

Sardunya dedi ki...

Leylakcığım

Valla arabayla kestirmeden gidiverdik. İşyerimiz İran cad tarafında ya. Rahat oldu. Sen gel de götürmem mi?!!

Adsız dedi ki...

kurak olsun Ankara olsun, 24 yaşına kadar doğup büyüdüğüm kurak ve gri Ankara özlemle burnumda tütüyor.. bunu duyan herkes Ankara'nın nesini özlüyorsun diye soruyor bende onlara Ankara'yı sadece orada doğup büyüyenler sevebilir başka kimse anlamaz diyorum.. evet nerdeyse avmden başka birşey yok gibi ama sıhhıyeden olgunlara kadar yürümek bile yeter bana.. mercan

Adsız dedi ki...

Bu cümle varya hani şöyle demişsiniz ''Neden tüm hatıra ormanları fidan halinde kalır ki ben kendimi bildim bileli. '' Annemin 3 yıldır Ankara'da üşenmeden tekrarladıgı ama cidden hep tekrarladıgı cümle :D Neden der neden bunlar hep fidandır yada kurur eninde sonunda ? Bu cümleyi en çok ankarada kullandı,.