19.10.2012

Tutarsız akış

Her gün biraz daha gelişiyor savunma mekanizmaları. Şimdilerde başkalarına bakarak kendini analiz etmekle meşgul. Okulu anlamaya çalışıyor, arkadaşlarını anlamaya çalışıyor. Herşeyi susarak izliyor. Sonra ne yapacağına karar veriyor. Biz de kendi nefsimizile mücadele ediyoruz müdahale etmemeye çalışırken. Öğle yemeğinde şöyle bir cümle kuruldu. Hoşuma gitti. "Evlilik gurur ve nefis terbiyesi gibi. Annelik ise tüm tükürdüklerini geri yalama süreci belki". Konudan konuya atlıyorum ama paragraf başı yapasım yok. Geçenlerde posta kutusuna kiloyla pişirilir broşurü bırakmışlar. Aldım, okudum, dolabın üstüne astım. Sonra Kaplumbağa geldi okudu. "allah allah" dedi. "mangalda tavada falan pişiyor da kiloyla nasıl pişiriliyor acaba? Kilo nasıl birşey anne?!"

Aslında yazmayacaktım. İşyerinde birşeye sinirlendim. Sinirimi kolaj yaparak atayım dedim. Yapmışken iki satır da altına not düşmek istedim. Tutarsızlık içerisinde akışa bırakmak dedikleri bu olsa gerek.

3 Yorum:

Deniz dedi ki...

Akışta vardır bi hayır :)

Defne Soysal dedi ki...

Hakkaten bu kiloyla pişirilen nasıl bir şey?:))

Huzur Sokağı dedi ki...

Gerçekten sürükleyici bir yazı olmuş.Teşekkür ederim.