özetler

Şimdi bir güzel ay fotoğrafı çektim, çerçeve ekledim. Picasa yine sanal alemde hokus pokusla yok etti fotoğrafı ve altına karaladığım üç beş satırı. Ben de dedim ki yeni birşeyler yazmak lazım. Evet, eskisini de bilen yok ama ben biliyorum. Bana değişiklik olsun:)))

Hava öyle bir hal aldı ki bozkırın ortasında sanki burnumdan aldığım nefes boynuma dolanıyor ve de ateşten kırbaçlar yapıp şıraaaak diye sırtımı dövüyor. Yani çok sıcak. Ama geçecekmiş.

Kaplumbağa artık oturur pozisyona geçebiliyor emekleme pozisyonundan. O kadar mutluyuz ki.

Ayça Şen'in Saatçi Bayırı'na başladım. İki kaşımın ortasından vurulmuşum da nefes alamıyormuşum gibi kalakaldım ilk sayfalarda. Hızımı kesmedim, dört nala ilerliyorum. Üstüste güzel kitaplarla beslenmek kadar harikuladesi var mıdır bu sıcaklarda ve hatta her türlü hava koşulunda.

Haftasonu kalabalıktık. Üç senedir görmediğim Bahoya'm ile kardeşim bizdeydi. Yedik, içtik, güldük, eğlendik. Özetle sayelerinde dinlendik. Bu arada Lost'a başladık tavsiye üstüne tavsiye üzerine.

Aktrisimsiz olmuyor:(((