Yaşasın

Yaşasın demem için bir sürü nedenim var...

1- Yaptığım çeviri beğenildi. Kısa film festivali materyalleri. 

2- Kaplumbağa okuluna bu sabah bensiz gitti. Maşuk'a da sorun çıkarmamış. 

3- Her yerde aradığım siyah çerçeveleri tanesine 25 lira değil 6 lira vererek mahalledeki fotoğrafçının çerçevecisine yaptırabildim.  Evimizin duvarlarında daha ço fotoğraf olacak. 

4- Pazartesi günü sevgililer günü hengamesi bir süre sessizliğe bırakacak. Sonra anlamı çarpıtılmış dünya kadınlar günü teranesi başlayacak olsa da belirli gün ve haftasız bir dönem yaşamak istiyorum. 

5- Üç kuruşluk parfüm aldım Maşuk'a. İhtiyacı var diye. Sevgililer gününden bağımsız. Kendi kullandığı parfüm pahalı. Benim de o kadar param yok. Kredi kartıyla alsam zaten Maşuk ödeyecek, bir anlamı olmaz. Dün akşam verdim hediyesini. Dünyaları almışım gibi sevindi. Ve hatta kendi parfümünden almışım gibi. Sabah evden çıktıktan sonra o yatak odasına girdim. Hediye ettiğim parfüm kokuyordu her yer. Mutlu 

6- Okuduğum kitap (Yankı Yazgan) nihayet 6. his, doğaüstü içgüdüler vs. çemberinin dışında bana bilimsel gerçekleri dan dan diye söyleyen bir kitap olduğu için çok mutluyum. Parapsikolojinin daha çok parasına inanıyorum ben galiba artık. Paracı olduğum için değil bu işler pahalı olduğu için:) 

7- Bu haftasonu yeniden tavanlara raf yapmaya başlıyoruz. Kitaplarıma yer açılıyor. Daha ne...

8- Bugün dilime Harun Kolçak'tan Gir Kanıma ve Ozan Orhan'dan Ortada Kuyu Var Yandan Geç  takıldı. Ama takmadım.

Dip not: Parmaklarını tek tek öpmezsen Defne'nin beni unut annesi! Kartın aslını alma haklımız saklı kalsın...