Baba dediğin

Baba dediğin kızına doğumgününde "sen benim gerçekleşen en güzel düşümsün" diye mesaj atar. Benimki gibi...

Dün değişik birşey oldu. Telefonda sesimi beğenmeyen Maşuk atlamış eve gelmiş iş güç saatinde. O kadar mutlu oldum ki kendimden bile şüphelendim. İlgi çekmek için mi hastalanıyorum diye. İlerleyen saatlerde gözlerim yine görüntülere efekt yaparak görüş alanımı karartınca dedim ki : "Yok, ilgiden ziyade tansiyon sorunu gibi!" Maşuk da limonlu suyu gibi oldu tansiyonumun.

Zaten Aktris yüzünden yaş kemale erdi yanılsaması yaratır Sardunya. Tansiyon falan da yazdım ki... artık yakında protez de yazarım kemik erimesi de. Maksat yanılsamayı bozmamak.

Birşey daha oldu sevgili dünlük. Dün akşamüstü bahçede kuru yaprak koparayım dedim Kaplumbağa ile. Elimi attığım yaprağın altından bembeyaz bir kelebek çıktı. Uçup uzaklaştı. Aklıma geldi. Bir günlüktür ya ömürleri. Ölmeye nereye gider kelebekler? Önce renkleri mi gider bizim ruh- ten meselesi gibi yoksa ben balık burcu bir babanın tam da ona layık arsız romantik kızı mıyım?

Uzun uzun yazmalı... Vesaire vesaire vesaire.