12.04.2011

Gün sonu



Foto: Bugün/ 2 günlük sözlü  çeviri maratonunda kablolar yavaş yavaş yanarsa kafada, çeviri sırasında aldığın notlar da alakasız oluyor. Konuşmacının söylediklerinin notu değil aslında, dinlerken konsantre olmamı sağlayan ıvır zıvırlar.  *

Ben bambaşka birşey yazmak için açtım bu pencereyi az önce. Ama noldu?

Önce şu ana dek mırıl mırıl birbirleriyle oynayan iki deli çocuğum birbirine girdi. Ağız dalaşı başladı. Fiziksel ataklar an meselesi.

Maşuk spor yapıyordu. Hem spor yapıp hem laf yetiştirmeye başladı. Mesela şu anda diyor ki : "dikkatli konuşun evde kayda geçiyor herşey." "Kızım bak ekrana annen hayatımızı yazıyor!"

Bunu duyan Aktris geldi şu anda tepemde dikiliyor.

Konuşmayı bıraksa bile maşuk çıkarttığı çeşitli ses efektleriyle sürekli "ben burdayım" diyor.

Ben de derin nefes alıp aktarmaya çalıştığım fotoğrafa ne oldu diye öbür pencereye gidiyorum.

Peki aslında ne yazacaktım?

"İyiyim ben... hep aynı şeyler işte" ;)

*Karalamaların temsil ettiği, çevirmem gereken mesaj: "toplumsal cinsiyet eşitliği için hepimizin birşeyler yapması gerek. Sadece yasalarla düzenlemeler değil aynı zamanda ekonomik verimliliği ve büyümeyi elde etmek için de bu gerekli. Bu konuda herkese sorumluluk düşüyor. Ama bu sorumlulukların yerine getirilmesi için illa yaptırım, örneğin para cezası gibi somut cezalar gerekmez devletler  düzeyinde"

Hala, bu saatte niye aklımdaysa çevirdiğim cümleler....

0 Yorum: